Onu BTC Sugar Dating platformunda tanıdım. Adı Emre’ydi ve profili, onun sıradan bir ofis çalışanı olduğunu gösteriyordu, gösterişli ve zengin bir Sugar Daddy değildi. Fotoğrafı sadeydi – bir gömlek, yumuşak bir gülümseme ve sakin bir sıcaklık. Biyografisinde şöyle yazmıştı: “Maddi lüks peşinde değilim, sadece dürüstçe konuşabileceğim birini arıyorum.” Bu cümle ilgimi çekti, bu yüzden mesajına cevap verdim.
İlk buluşmamız şehirdeki küçük bir çay evindeydi; ahşap masalar ve hafif sandal ağacı kokusu vardı. Temiz bir kot pantolon ve beyaz gömlek giymiş, oolong çayı sipariş etti ve utangaçça dedi ki: “Aslında pek konuşkan değilim, ama senin hikayeni duymak isterim.” Gülümsedim – BTC Sugar Dating’de çoğu insan kendini öne çıkarmaya çalışır, ama o farklıydı, samimiydi. Soruları basitti, mesela “Son zamanlarda seni ne mutlu etti?” ama bu, nadir bir huzur hissi uyandırdı.
Emre zengin değildi. Her buluşma öncesi platform üzerinden Bitcoin gönderirdi – büyük bir miktar değildi, ama her zaman zamanında ve şeffaftı. Ardından bir mesaj yazardı: “Zaman ayırdığın için teşekkürler. Yakında görüşürüz.” Bu doğrudan güven sıcacıktı. Bitcoin’in merkezi olmayan doğası her şeyi temiz kılıyordu – gizli ücretler yok, belirsiz flörtleşmeler yok, sadece net bir anlaşma vardı.
İkinci buluşmamız gün batımında bir parkta yürüyüştü. Gölün üzerinde ışık yansıyordu ve elinde bir kitapla dedi ki: “Son okuduğum kitapta, gerçek değerin sahip olduklarında değil, neyi önemsediğinde olduğu yazıyordu.” Hayatından birkaç parça paylaştı: mütevazı bir aileden gelen bir çocuk, çok çalışıyor ama hep bir şeylerin eksik olduğunu hissediyor. BTC Sugar Dating’e heyecan için değil, ihtiyaç duyulduğunu hissetmek için geldiğini söyledi. Onu dinlerken, samimiyetinin herhangi bir pahalı hediyeden daha değerli olduğunu anladım.
Üçüncü buluşma küçük bir lokantada oldu, masada basit ama iç ısıtan yemekler vardı. Bana sordu: “Seçme şansın olsaydı, farklı bir hayat yaşar mıydın?” Durdum – bu tür soruları pek soran olmazdı. Hayallerimden ve mücadelelerimden bahsettim, o sessizce dinledi, ara sıra başını salladı, gözlerinde anlayış vardı. O an, bu adam zengin olmasa da, bana paha biçilemez bir şey verdiğini hissettim: saygı. Bu, en pahalı hediyelerden bile değerliydi.
Birbirimizi daha sık gördükçe, onunla geçirdiğim zamanı iple çekmeye başladım. Asla boş vaatlerde bulunmadı ya da duygularını parayla örtmeye çalışmadı. Bahsettiğim küçük şeyleri hatırlıyordu, mesela sevdiğim çayı, ve bir sonraki buluşmada küçük bir paket çay getirirdi. “Verebileceğim çok şey yok,” dedi, “ama çaba gösterdiğimi hissetmeni isterim.” Bu detaylar, onu BTC Sugar Dating’de tanıştığım “en değerli” müşteri yaptı – para yüzünden değil, kalbi ve saygısı yüzünden.
Bir akşam, nehir kenarında yürürken hafif bir esinti yüzümüzü okşadı. Dedi ki: “Bazen başkalarının başarı tanımını kovalıyormuşum gibi hissediyorum ve ne istediğimi unutuyorum.” İlk kez savunmasız göründü ve bu dürüstlük bizi birbirimize yaklaştırdı. Dedim ki: “Belki gerçek başarı, huzur bulduğun anları bulmaktır.” Gülümsedi: “Seninle konuşmak her zaman cevap bulmama yardım ediyor.”
Son buluşmamızda, bana küçük bir defter hediye etti, içinde sohbetlerimizden anılar ve düşünceleri yazıyordu, mesela: “Gerçek bir yoldaş, yalnızlığını hafifleten kişidir.” Defteri karıştırırken gözlerim doldu. Dedi ki: “Böyle sıradan bir adamın bile dinlenmeye değer olduğunu hissettirdiğin için teşekkürler.”
Neden BTC Sugar Dating’i seçtiğini sorduğumda, gülümsedi. “Burası en basit şekilde samimi bağ kurmama izin veriyor. Bitcoin her şeyi şeffaf kılıyor, sen ise anlamlı.” Sözleri aklımda kaldı. Bu platformda para sadece bir araç, ama gerçek değer karşılıklı anlayış ve saygıda yatıyor.
Emre belki en zengin müşteri değildi, ama samimiyeti ve özeni, değerin anlamını değiştirdi. BTC Sugar Dating sayesinde, gerçek değerin parayla ölçülmediğini, kalple hissedildiğini öğrendim. O bana bunu öğretti.